Title: İlamlı İcra Takibi Nasıl Başlatılır?
Reviewed by Av. Tuğsan YILMAZ on Sep 7
Rating: 5.0

İlamlı (Mahkeme Kararına Dayanan) İcra Takibi

İlamlı icra takibi, alacaklının elinde bir mahkeme kararının,  mahkeme önünde yapılan sulh, kabul ve ilgili noter senetlerinin bulunduğu hallerde başvurulan bir takip yoludur. İlamsız icradan öncelikle bu özelliğiyle ayrılmaktadır. Konu bakımından ise ilamsız takibin aksine para veya paradan farklı şeylerde (çocuk teslimi, taşınır teslimi, çocukla şahsi münasebet tesisi, taşınmazların tahliye ve teslimi vs.) uygulama alanı bulmaktadır. Takip talebine mutlaka söz konusu ilamın eklenmesi gerekmektedir. Takip talebinde bulunabilmek için, genel zamanaşımı süresi 10 yıldır. Takip talebinin akabinde borçluya icra emri gönderilecektir.

İlamlı İcra Takibi Nerede Açılır?

İlamlı takiplerde yetki problemi yoktur. Herhangi bir icra dairesinde takip süreci başlatılabilecektir. Bu nedenle borçlu yetkiye itiraz gibi hukuki savunmalarda bulunamayacaktır. Kural olarak icrayı başlatabilmek için hükmün kesinleşmesi şart değildir. Fakat bu kuralın istisnaları şunlardır ki; taşınmaz mal ile ilgili ayni haklara ilişkin ilamlar, aile ve kişiler hukukuna ilişkin ilamlar, bayrağına ve sicile kayıtlı olup olmadığına bakılmaksızın bütün gemilere ve bunlarla ilgili aynî haklara ilişkin kararlar kesinleşmedikçe icra edilemez. Bununla birlikte yabancı mahkeme ilamlarının tenfizi hakkındaki kararlar temyiz edilirse, icra durdurulur, Sayıştay ilamları kesinleştikten sonra İcra İflas Kanununa göre infaz olunur. Menfî tespit davasını kazanan ve lehine tazminata hükmedilen alacaklı veya borçlu, menfî tespit ilamı kesinleşmedikçe, tazminat ve yargılama giderleri için ilamlı icra takibi yapamaz. İİK 89. Maddeye göre açtığı menfî tespit davasını kaybetmiş olan üçüncü kişi, mahkûm edildiği tazminatı, ancak menfî tespit davasının reddine ilişkin mahkeme kararının kesinleşmesi üzerine ödemek zorundadır.

Kesinleşmeden icraya konulamayacak bir ilam, kesinleşmeden icraya konulursa, borçlu buna karşı icra mahkemesinde zamanaşımı olmaksızın şikâyet yoluna başvurabilir. Bu şikâyet üzerine icra mahkemesi, ilamlı takibin iptaline karar verir. Kesinleşmeden kasıt söz konusu ilamların, takip tarihinde kesinleşmiş olmasıdır. Kararlarda kesinleşme şerhi mutlaka bulunmalıdır. Aksi halde ilamlı takip iptal edilecektir.

İlamın kesinleşmesi gerekip gerekmediğinin tespitine binaen bir sonraki adım takip talebi ve icra emrinin hazırlanmasıdır. İlamın icraya konulabilmesi için gider avansı ödenmesine gerek yoktur. Sadece harcın ödenmesi yeterli olacaktır. Kararın aslı dosyaya konulmalıdır şayet aslı yoksa suretine aslı gibidir işlemi yaptırılması dosyanın kabulü için gerekli işlemlerdendir. Alacaklının ilamla beraber İcra Müdürlüğüne başvurmasıyla ilamlı icra takibi başlatılmış olur ve icra emrinin borçluya tebliğiyle de kesinleşmiş olur. İlamlı icra takiplerinde, ilamsız icra takiplerinden farklı olarak ödeme emri değil, icra emri gönderilir.

Borçlunun İlamlı İcra Takibine İtirazı        

İlamlı icra takiplerinde borcun varlığına itiraz mümkün değildir. Zira söz konusu alacak kalemi bir mahkeme ilamına(kararına) bağlanmıştır. Bu nedenle ilamlı icra takibinde borcun mevcut olmadığı yönünde bir itirazın kabul edilmesi mümkün değildir.

Öte yandan borçlunun diğer itirazlarıyla ilgili İcra Mahkemelerinde dava açma hakkı her zaman saklıdır. Borçlu, İcra ve İflas Kanunu’nun 33. maddesinde icra emrinin tebliği üzerine yedi gün içerisinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı, imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilecektir.

Av. Tuğsan YILMAZ
Av. Halil İbrahim ÇELİK
H.A. ÇABUK