Title: Silah Kaçakçılığı ve Ticareti Suçu Cezası
Reviewed by Av. Tuğsan YILMAZ on Mar 18
Rating: 5.0

Silah Kaçakçılığı Suçu

Türkiye’de silah kaçakçılığı Cumhuriyet’in kurulduğu yılları takiben gündeme gelmiş, ekonomik sınırlamalar yüzünden birçok silah ülkeye getirilmiştir. Ülkenin Asya ve Avrupa arasında köprü konumunda olması, Ortadoğu’ya komşu olması, uluslar arası kara ve deniz ulaşım yollarının üzerinde bulunması bu süreci hızlandırmıştır. Amerika’nın Irak’ı işgal ettiği 2003 yılından sonra silah kaçakçılığı Türkiye’nin önemli sorunlarından biri haline gelmiştir. Silah ne kadar bir savaş ve savunma aracı olarak kullanılmaktaysa da Türk kültüründe farklı bir yere sahiptir. Kimi zaman düğünlerde kullanılan eğlence aracı kimi zaman devlet büyüklerinin de kullandığı değerli hediye olarak da anlamlanmıştır. Bununla birlikte bir çok suçun nitelikli halini oluşturan silahın, insanın temel hakkı olan yaşam hakkına son verdiği ve toplumsal barışı tehdit eden bir yapıya sahip olduğu unutulmamalıdır.

Türkiye de yasal silah edinme yolları 6136 Sayılı Ateşli Silahlar Ve Bıçaklar İle Diğer Aletler Hakkındaki Kanun’da düzenlenmiştir. Bu kanuna aykırı olarak gerçekleştirilen fiiller kaçakçılık fiilini oluşturacaktır. Bu noktada kaçakçılık kavramı üzerinde durmakta fayda görmekteyiz. Kaçakçılık, bir malın kanuna aykırı olarak gizli yollarla bir ülkeye sokulması veya ülkeden çıkarılmasıdır. Bu işi yapan kişilere ise “kaçakçı” denmektedir. Kaçakçılık, vergiden kaçmak, ithalat ve ihracat yasağını aşmak için kullanılan bir yoldur. Kaçakçılık suçları kamu zararı ile doğrudan ilgilidir. Çünkü her kaçakçılık suçunda kamu düzeni ihlal edilip kamu zararı meydana gelir.

6136 sayılı Ateşli Silahlar, Bıçaklar ve Diğer Aletler Hakkında Kanunda Silah Kaçakçılığı

6136 sayılı kanun 12. Madde düzenlemesine göre; her kim bu kanun kapsamına giren ateşli silahlarla bunlara ait mermileri ülkeye sokar veya sokmaya kalkışır veya bunların ülkeye sokulmasına aracılık eder veya bunları 29.6.2004 tarihli ve 5201 sayılı Harp Araç ve Gereçleri ile Silâh, Mühimmat ve Patlayıcı Madde Üreten Sanayi Kuruluşlarının Denetimi Hakkında Kanun hükümleri dışında ülkede yapar veya bu suretle ülkeye sokulmuş ve ülkede yapılmış olan ateşli silahları veya mermileri bir yerden diğer bir yere taşır veya yollar veya taşımaya bilerek aracılık eder, satar veya satmaya aracılık ederse veya bu amaçla bulundurursa cezalandırılır.

Herkes tarafından işlenebilen genel suçlardan olup, özel faillik niteliği aranmamaktadır. Maddede seçenek davranışlı bir suç öngörülmüştür. Buna göre kanunda yer alan fiillerden birinin işlenmesi suçun oluşması için gerekli ve yeterlidir. Bu seçimlik hareketler;

  • 6136 sayılı kanun kapsamına giren ateşli silahlarla bunlara ait mermileri ülkeye sokmak, sokmaya kalkışmak veya bunların ülkeye sokulmasına aracılık etmek:  kanunun izin vermediği ateşli silahlar ülke dışından deniz, hava, karayolu vasıtasıyla ülkeye getirilmesi arasında fark bulunmaz. Ayrıca bunların ülkeye hangi amaçla getirildiğinin de bir önemi bulunmamaktadır. Kanun koyucunun amacı yurda kaçak silah sokmada, geniş kitleleri silahlandırma sonucu ileride doğabilecek tehlikeyi önlemektir. Ancak Yargıtay, bu suçun oluşabilmesi için failin çok sayıda yurda soktuğu silahları satma, başkasına verme, nakletme veya bu eylemlere aracı olma kastının bulunması gerektiği, salt silah sokmanın yeterli olmadığı görüşündedir.  Ülkeye sokulmak istenen silah, sokma işlemi tamamlanmadan yakalanırsa suç yine oluşur, teşebbüs hükümleri uygulanmaz. Çünkü kanun “sokmaya kalkışmak” fiilini de cezalandırmaktadır.
  • Silah ve mermilerin üretilmesi; 29/6/2004 tarihli ve 5201 sayılı Harp Araç ve Gereçleri ile Silâh, Mühimmat ve Patlayıcı Madde Üreten Sanayi Kuruluşlarının Denetimi Hakkında Kanun ile ülke içinde ateşli silahların veya mermilerin yapılması çeşitli kurallara bağlanmıştır. İş bu kanun hükümlerine aykırı olarak ateşli silah veya mermilerin üretilmesi de suçu oluşturur.
  • Taşıma, yollama ve taşımaya aracılık yapma; Yasal olmayan şekilde yurda sokulmuş veya kanuna aykırı olarak ülkede yapılmış ateşli silah veya mermileri bir yerden diğer bir yere taşımak, yollamak veya taşımaya aracılık etmek de suçun seçimlik hareketlerindendir.
  • Satmak, satmaya aracılık etmek, bu amaçla bulundurmak; yasal olmayan şekilde yurda sokulmuş veya kanuna aykırı olarak yurtta yapılmış ateşli silah veya mermileri ticari amaçla satmak, satıcıyla alıcıyı buluşturmak ülke açısından güvenlik tehlikesi oluşturduğundan bu hareketler de seçimlik hareket olarak öngörülmüştür. Yargıtay yerleşik uygulamasına göre; bir adet silahın kişisel ihtiyaca dayalı olarak satışında, eylem tek silaha ilişkin ve bu satışta sanığın amacı silah ticareti veya silahın ülkede yayılmasına yönelik olmadıkça 12/1 in değil 13/1in uygulanacağı görüşündedir.

Silah kaçakçılığı suçu kasten işlenebilen suçlardan olup, taksirli hali kanunda düzenlenmemiştir. Genel kast yeterlidir, özel saik öngörülmemiştir.

Silah Kaçakçılığı Cezası

Silah kaçakçılığı suçunun temel halinin yaptırımı beş yıldan on iki yıla kadar hapis ve beş yüz günden beş bin güne kadar adlî para cezasıdır. Kanun seçimlik cezaya yer vermemiş hakime takdir yetkisi tanımamıştır. Silah kaçakçılığı suçunun işlenmesi halinde hapis cezası ve adli para cezası birlikte uygulanacaktır. Silah kaçakçılığı suçunda görevli mahkeme Ağır Ceza mahkemeleridir. Resen kovuşturulur.

Silah Kaçakçılığı Suçu Nitelikli Haller

  • Suçun iki ya da daha fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi halinde failler hakkında sekiz yıldan on beş yıla kadar hapis ve bin günden on bin güne kadar adli para cezasına hükmolunur. Bu halin uygulanabilmesi için iki ya da fazla kişinin suçu örgüt faaliyeti çerçevesinde işlememesi gerekir. Örgüt söz konusu olduğunda diğer nitelikli hal uygulanacaktır.
  • Suçun kanuni tanımında yer alan fiillerin suç işlemek amacıyla kurulmuş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi halinde, verilecek cezalar bir kat artırılır. Suç işlemek amacıyla kurulmuş bir örgütten bahsedebilmek için; üye sayısının en az üç olması, araç gereç bakımından suç işlemeye elverişli olması, hiyerarşik bir yapının bulunması ve süreklilik gerekmektedir.
  • Ateşli silahın tüfek veya seri ateşli kısa sürede çok sayıda ve etkili biçimde mermi atabilen tam otomatik veya dürbünlü tabanca ve benzerleri olması ya da bu niteliği taşımayan ateşli silahlar veya her türlü mermilerin miktar bakımından vahim olması halinde yukarıdaki düzenlemelerde yazılı cezalar yarı oranında artırılarak hükmolunur; buna göre 12/4’te sayılan ateşli silahın tüfek veya seri ateşli kısa sürede çok sayıda ve etkili biçimde mermi atabilen tam otomatik veya dürbünlü tabanca veya benzeri olması durumunda nitelik olarak vahamet olduğu kabul edilecektir. Silahların vahim olup olmadığının değerlendirilmesi uzmanlık isteyen bir konu olduğundan bilir kişi raporu ile belirlenmelidir. Madde miktar bakımından vahameti de düzenlemiştir.

“Dairemizce istikrarlı şeklide sürdürülen uygulamaya göre “10 adet”ten fazla uzun namlulu silahın sayısal bakımından vahim sayılacağı göz önüne alınarak, sanıkta “10” adet uzun namlulu silah ele geçtiğinin anlaşılması karşısında, sayısal vahametten söz edilemez.

Suça konu silahların hem nitelik hem de sayısal bakımdan vahim olmaları durumunda yalnızca 6136 Sayılı Yasanın 12/5. madde ve fıkrası uyarınca artırım yapılacağı gözetilmeden, aynı yasanın 12/4 ve 12/5. maddeleri ve fıkraları uyarınca ayrı ayrı artırım yapılması suretiyle fazla ceza tayini, hatalıdır.” (8.Ceza Dairesi Esas: 2005 / 620 Karar: 2005 / 6303 Karar Tarihi: 01.07.2005)

  • Eylemin askeri amaçlı savaş silahları veya mermilere ilişkin olması; 6136 sayılı kanunun Ek 5. Maddesi uyarınca 12. Madde kapsamına giren fiilleri, top, havan, roketatar, uçaksavar, tanksavar, ağır ve hafif makineli tüfekler vb askeri amaçlı savaş silahları ve mermilerine ilişkin olarak gerçekleştirilmesi halinde anılan maddelere göre verilecek cezalar bir kat arttırılır.

Silah Kaçakçılığı Yargıtay Kararları

1-) Av bayii olan sanığın, satmak amacıyla 497 adet mermi bulundurmaktan ibaret eyleminin 6136 sayılı Yasanın 12/1. madde ve fıkrasında düzenlenen mermi ticareti suçunu oluşturduğu gözetilmeden 6136 sayılı Kanunun 13/3. maddesi uyarınca mutad sayıda mermi bulundurmak suçundan mahkumiyet hükmü kurulması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. ( Yargıtay 8. Ceza Dairesi, Esas No: 2011/16338-Karar No: 2012/23309)

2-) Oluşa ve tüm dosya kapsamına göre, yapılan istihbari çalışmalarda sanığın oğlu Kartal Gazi adına kayıtlı büronun vitrininde başkaları adına ruhsatlı tabancaları sergilediği ve ayrıca mermi almaya yasal hakkı olmayanlara mermi sattığının öğrenilmesi üzerine, görevli (x) haber elemanının hiçbir belge göstermeksizin sanıktan bedeli karşılığı 100 adet mermi satın aldığı ve sanığın yüz adet mermi satmaktan ibaret eyleminde, silah ticaretine ve yaymaya yönelik kastı olduğuna dair kanıt bulunmadığından eyleminin 6136 sayılı Yasa 13/3. maddesine aykırılık oluşturduğu ayrıca yapılan aramalarda sanığın ruhsat sahiplerinden aldığı vekaletname ile satışına aracılık ettiği 27 adet ruhsatlı tabanca ve mermileri de ruhsatsız olarak bulundurduğu ve elde olunan silah sayısına göre eyleminin 6136 sayılı Yasa 13/2. maddesine aykırılık oluşturduğunun anlaşılması karşısında, sanığın TCK.nun 44. maddesi uyarınca en ağır cezayı gerektiren 6136 sayılı yasanın 13/2. madde ve fıkrası uyarınca cezalandırılması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde bireysel silah ticareti suçundan 6136 sayılı Yasanın 12/1. madde ve fıkrası uyarınca mahkumiyetine karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir. (Yargıtay 8. Ceza Dairesi, Esas No: 2009/17339-Karar No: 2012/6026)

3-) Toplu silah kaçakçılığından yapılan yargılama sonunda sanığın mahkumiyetine karar verilmiştir. On adetten fazla uzun namlulu silah sayısal bakımdan vahim sayılmaktadır. Somut olayda ise on adet uzun namlulu silah ele geçirilmiştir. Bu durum karşısında sayısal vahametten söz edilemez. Açıklanan hususlar nazara alınmadan mahkemece yazılı şekilde karar tesis edilmesi isabetsizdir. ( Yargıtay 8. Ceza Dairesi E. 2005/620 K. 2005/6303
Karar Tarihi. 1.7.2005)

4-)Sanığın 2 adet vahim nitelikteki tüfeği aracıyla nakletmekten ibaret eyleminin 6136 sayılı Yasanın 12/1. maddesine uyduğu gözetilmeden aynı Yasanın 13/2. maddesiyle uygulama yapılması ve kabule göre de sanıkta yakalanan silah sayısı gözetilerek TCK.nun 3 ve 61/1. maddesi uyarınca temel cezanın asgari sınırın üzerinde tayin edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni sayılmamıştır. (Yargıtay 8. Ceza Dairesi, Esas No: 2010/3803-Karar No: 2012/22286)

 Yılmaz & Çelik Hukuk Bürosu
Avukat Tuğsan YILMAZ – Avukat Halil İbrahim ÇELİK
Baharlı Bahçe Sk. Onart Apt. No:14 D:5 İncirli-Bakırköy/İSTANBUL
0212 343 24 95

 

Bir önceki ceza hukuku yazımız Alkollü Araç Kullanma Suçu, Cezası ve Unsurları hakkında olup zarar oluşmaksızın alkolde promil aşımı nedeniyle zarar olmasa dahi mevcut olabilen yargılama sürecine ilişkin hususlar  ve Türk Ceza Kanunu bakımından yaptırımı değerlendirilmiştir.

 

Yukarıda yayımlanan içerik sadece bilgilendirme amaçlı olup hukuki anlamda bağlayıcılığı yoktur, vekil-müvekkil ilişkisi doğurmaz. Oluşabilecek adli vakıalarda salt yukarıda yayımlanan içeriği göre hareket edilmemesi ve ceza avukatı vasıtasıyla hukuki yardım alınması önerilir.