Title: İşçinin Sigorta Primlerinin (SGK) Eksik Yatırılması Davası
Reviewed by Av. Tuğsan YILMAZ on Aug 7
Rating: 5.0

İş kanunu uyarınca, ister belirli süreli ister belirsiz süreli hizmet akdi söz konusu olsun, işveren işçiyi sigortalı olarak çalıştırmalı ve gerçek maaşı üzerinden sigorta primlerini ilgili kuruma yatırmalıdır. Kural olarak işçinin aldığı brüt tutar hesaplanarak SGK ya bu tutar üzerinden bildirim yapılmalıdır. Bu primleri yatırma yükümlülüğü işverene aittir. Ancak uygulamada zaman zaman primlerin –gerçek olmadığı halde-  asgari ücretten yattığı, çeşitli nedenlerle olması gerekenden düşük bildirildiği görülür. İşini kaybetmek istemeyen işçi bu duruma ses çıkarmaz, hakkını aramazsa ise emekli maaşını alması gerekenden daha düşük tutarlarda alacaktır, işten ayrıldığı takdirde ise kıdem tazminatı tutarı düşecektir.

İşveren, işçiyi sigorta başlangıç tarihinden önce işe giriş bildirgesi ile ilgili kuruma bildirmekle yükümlüdür. İşveren işçinin sigorta primini aldığı gerçek ücret üzerinden tam olarak ödemek zorundadır. İş Kanunu 24 madde haklı nedenle fesih nedenlerini düzenlemektedir. Bu husus ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller haklı nedenlerden biridir. Kanunda ‘benzerleri’ diyerek örnek haller sayılsa da açıkça sınırlı sayıda düzenlendiklerine ilişkin kesin bir veri bulunmamaktadır. Dolayısıyla numerus clauses ilkesinin uygulanmadığını benimsersek sigorta primlerinin eksik yatmasını da iyi niyet kurallarına uymayan haller kategorisine sokabilir. Böylece SGK primlerinin eksik yatması işçi bakımından haklı fesih sebebi oluşturur.

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi de verdiği bir bozma kararında ‘İşçinin SGK primlerinin gerçek ücretten yatırılmaması ve fazla çalışma ücretlerinin ödenmemesinin işçiye iş akdini haklı nedenle fesih imkanı verdiği tartışmasız’ ifadesini kullanmıştır.  Ayrıca kararda “İş Kanunu 24/2/e’deki ‘ücret’ kelimesinin geniş yorumlanması gerektiği, ikramiye, prim, fazla mesai, genel tatil, yakacak-giyecek yardımı gibi alacakların ödenmemesi durumunda da işçinin haklı fesih imkânı bulunmaktadır” denmektedir. Karar sonunda kıdem tazminatına da hükmedilmesi kararlaştırılmıştır. Demek ki SGK primlerinin hiç yatmaması ya da eksik yatırılması haklı sebeple fesih nedeni olup kıdem tazminatına hak kazandırır. İş Kanunun işçiyi korumak ruhuyla oluşturulduğu düşünülürse bu yerinde bir uygulamadır. İşçinin kıdem tazminatı hakkı doğacaktır fakat feshettiği için ihbar tazminatı alamayacaktır.

SGK Primlerinin Eksik Yatması Nedeniyle İşçi Ne Yapabilir?

SGK primleri hiç yatmayanlar veya eksik yatanlar durumu alo 170 Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bilgi Hattını arayıp durumu bildirebilirler. Kurumun denetim memurları kişinin iş yerine gelip soruşturma yaparlar. Bu noktada memurlara gösterilecek yazılı belgeler iddianın ispatında önemlidir. Ödeme makbuzu gibi maaşın gerçek tutarına ilişkin belgeler delil olarak kullanılabilir. Eksiklik fark edilirse düzeltilir, işverene gecikme cezası, zammı ve idari para cezası kesilir. Ancak uygulamada bu denetimin işveren üzerinde herhangi bir baskı unsuru oluşturmadığı ve işçinin mağduriyetine engel olmadığı görülmektedir.

İşçi bunun dışında mahkemeye başvurup hizmet tespit davası açabilir. Hem işveren hem SGK dava edilir. ( güncel olarak SGK ücretlerin düşük gösterilmesi ihtimaline karşı mesleklere göre alınacak ücretleri belirleme çalışmaları yapmaktadır.)  durum tespit edilirse SGK işverenden primleri tahsil eder ve idari para cezası kesilir. Davacı bu aşamada fazla para almazken emekli olduğunda maaşını daha yüksek tutar üzerinden alır.

Kıdem tazminatı ve sair işçi alacaklarında ise gerçek maaş tutarı SGK primlerinin eksik yatmasına rağmen emsal ücret araştırmaları ve tanık beyanlarıyla da tespit edilebileceğinden dava süreci bakımından işçinin SGK primlerinin eksik ödeniyor olmasının bir nebze dahi olsa önüne geçilmiştir.

İşçinin Fazla Mesai Ücreti Nasıl Hesaplanır? Başlıklı bir önceki İş Hukuku yazısında, sözleşme ile kararlaştırılan yahut kanunda belirtilen süreler dışında çalışan işçinin doğabilecek alacağının hesaplanması ve kanuni hükümler incelenmiştir.