Title: Boşanma Sonrası Çocukla Kişisel İlişki
Reviewed by Av. Tuğsan YILMAZ on Apr 4
Rating: 5.0

Toplumun en küçük ve en önemli birimi olan aileler, birey ve toplum açısından fonksiyonel birtakım görevler üstlenmekle birlikte, çocuğun beslenme, bakım gibi temel ihtiyaçlarını karşılamanın yanısıra, yine çocuğun psikososyal gelişim aşamalarını tamamlamada da bedensel, zihinsel ve ruhsal olarak sağlıklı bir birey yetiştirmek için her zaman destekleyici olmalıdırlar.

Bir çocuğun kişiliğinin kazanım evresinde anne ve babanın rollerini ayrı ayrı incelemek gerekmektedir. Öncelikle çocuğun güven duygusunu kazanmada anne ile kurduğu sürekli ve düzenli ilişki çok önemlidir. İlgi, şefkat ve sabır duygularını içinde barındıran annelik, çocuğun yetişkin bir birey haline gelene kadar tatması gereken duygulardandır. Çocuğun gözünde dünyaya geldiği andan itibaren güç ve kudretin, dış dünyanın temsilcisi olarak gördüğü baba, yine çocuğun gelişiminde çocuğun sorumluluk kazanması ve kavram kargaşası yaşamaması bakımından mühim bir konumdadır. Yapılan araştırmalar, anne ve babanın çocuk açısından ayrı modeller olarak görüldüğünü ve çocuğun gelişiminde cinsiyet ayrımını gözeterek de birbirlerinin yerlerini tutamayacağı göstermektedir.

4721 sayılı Türk Medeni Kanununca da tüm bu hususlar dikkate alınarak boşanma ve ayrılık durumlarında çocukla olan kişisel ilişki düzenlenmektedir. Mahkeme boşanma veya ayrılığa karar verirken, olanak bulundukça ana ve babayı dinledikten ve çocuk vesayet altında ise vasinin ve vesayet makamının düşüncesini aldıktan sonra, ana ve babanın haklarını ve çocuk ile olan kişisel ilişkilerini düzenler. Maddeden de açıkça anlaşıldığı üzere boşanma durumunda velayeti kendisine verilmeyen tarafla çocuk arasında hakimin belirleyeceği şekilde kişisel ilişki kurulmaktadır. Burada hakim, çocuğun menfaatini üstün tutarak çocuğun yaşı, kişiliği ve psikolojisini değerlendirmede uzmanların yardımını da alarak bir karar vermektedir. Ancak çocukla kişisel ilişki kurulması, durumu değiştirecek hallerin gerçekleşmesiyle yeniden düzenlenebilmektedir.

Türk Medeni Kanununun 183.maddesi uyarınca ana veya babanın başkasıyla evlenmesi, başka bir yere gitmesi veya ölmesi gibi yeni olguların zorunlu kılması hâlinde hâkim, re’sen veya ana ve babadan birinin istemi üzerine gerekli önlemleri alır. Yani velayet, durumun gereklerine göre veya istem üzerine değişebilen bir meseledir. Aşağıdaki Yargıtay kararı, anne ve babanın farklı şehirlerde olması, çocuğun ayrı kalınan ebeveynle daha çok vakit geçirmesini engellediğinden, çocuğun yaşı da gözetilerek babayla daha uygun süreli ilişki kurulması yönündedir.

YARGITAY 2. HUKUK DAİRESİ

Esas : 2009/1211                                                            

Karar : 2010/2855

Tarih : 17.02.2010

ÇOCUKLA ŞAHSİ İLİŞKİ

BABA İLE ÇOCUK ARASINDA ŞAHSİ İLİŞKİ

Baba ile müşterek çocuk arasında babalık duygularını tatmin edecek ve yatılı kalacak şekilde ayın belirli haftalarında, yarıyıl ve yaz tatillerinde daha uygun süreli kişisel ilişki tesisi gerekir.

DAVA VE KARAR

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm velayet ve şahsi ilişki yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

YARGITAY 2. HUKUK DAİRESİ KARARI

1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delilerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalı kocanın aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.

2- Taraflar farklı şehirlerde oturmakta olup, davalı baba ile düzenlenen kişisel ilişki müşterek çocuğun yaşı gözetildiğinde yetersiz kalmaktadır. Baba ile müşterek çocuk arasında babalık duygularını tatmin edecek ve yatılı kalacak şekilde ayın belirli haftalarında, yarıyıl ve yaz tatillerinde daha uygun süreli kişisel ilişki tesisi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.

SONUÇ

Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerin yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle ONANMASINA,  oybirliğiyle karar verildi.

Yazarlar;

Av.Tuğsan YILMAZ
Av.Halil İbrahim ÇELİK
Didem TALGIR