SORUNUZ MU VAR?

Avukat Tuğsan YILMAZ

/Avukat Tuğsan YILMAZ

About Avukat Tuğsan YILMAZ

İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu. İstanbul Barosuna kayıtlı. İngilizce bilmektedir. Ofisimizin kurucu ortağıdır. Aynı zamanda 2014 ve 2015 eğitim ve öğretim yılları ikinci dönemlerinde Yeniyüzyıl Üniversitesi’ nde öğretim görevlisi sıfatıyla “Sosyal Medyada Bilgi Yönetimi” dersleri vermiştir. 2017 yılı güz döneminde ise Haliç Üniversitesi’ nde “Enformatik Teknoloji Hukuku” dersi vermiştir. Bilişim Hukuku, Sağlık Hukuku, Aile Hukuku ve sair hukuki konularda çeşitli tv programları, panel ve sempozyumlarda konuşmacı olarak yer almıştır. Özellikle Ceza Hukuku, Bilişim Hukuku, Aile Hukuku, Sağlık Hukuku başta olmak üzere İş Hukuku, Sözleşmeler Hukuku, Ticaret Hukuku ve diğer hukuki ilgi alanlarında aktif olarak avukatlık mesleğini icra etmektedir.

ÇOCUĞUN İSMİNİN DEĞİŞTİRİLMESİ

Bir çocuğun isminin değiştirilmesi ancak mahkeme kararı ile mümkündür. Küçük adına isim değişikliği talep hakkı yasal velayete sahip kimselerdedir. Bunlarda genel olarak çocuğun annesi veya babasıdır. Çocukla alakalı soybağı veya velayete ilişkin bir çelişki söz konusu ise isim değişikliğini talep edecek tarafın öncelikle bu çelişkileri gidermesi gerekmektedir. Zira henüz velayet hakkına sahip olmayan kişiler çocuk adına […]

Yazan |Nisan 20th, 2013|Aile ve Şahıs Hukuku|76 Yorumlar

ANLAŞMALI BOŞANMADA NAFAKA

Türk Medeni Kanun’ a göre evlilik birliğinin karı ve koca tarafından anlaşmazlık sonucu çekişmeli boşanma davası ile sona ermesi mümkün olduğu gibi taraflarca uzlaşılarak anlaşmalı boşanma davası ile sona erdirilebilmesi de mümkündür. Burada esaslı nokta anlaşmalı yahut çekişmeli olarak nitelendirilsin tarafların boşanması için dava açılması gerektiğidir.

Boşanma davası sadece tarafların evlilik birliğini noktalaması şeklinde dar yorumlanmamalıdır. […]

Yazan |Nisan 17th, 2013|Aile ve Şahıs Hukuku|25 Yorumlar

BİRDEN FAZLA KEZ İSİM-SOYİSİM DEĞİŞTİRME DAVASI AÇILABİLİR Mİ?

Türk Hukuk Sistemi’nde 30.03.2012 tarihine kadar Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun 36/1-b maddesinin gereği olarak nüfus kayıtlarında ancak 1 defaya mahsus değişiklik yapılması mümkündü. Bu madde Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilerek birden fazla isim, soyisim vb. değişikliklerin önü açılmıştır. Böylelikle Nüfus Hizmetleri Kanunu’ nda yapılan değişiklikle isim yahut soyisim değişikliği talebi ile dava açan ve kazanan kişiler […]

Yazan |Nisan 15th, 2013|Aile ve Şahıs Hukuku|1 Yorum

ÇEKİŞMELİ BOŞANMA DAVASI

Evlilik birliğinin yasal olarak sona ermesi haline boşanma denir. Türk Hukuku’ nda boşanma ancak kanunun öngördüğü şartların gerçekleşmesi ile vuku bulur. Kanun boşanmanın ancak haklı bir sebebin varlığı halinde mümkün olabileceği hükmünü getirerek toplumun temel taşı olan aile kurumunu korumaya ve evlilik birliğinin devamını sağlamaya çalışmıştır. Ancak karşılıklı sevgi ve saygı ortamının olmadığı aile hayatlarının, kişiler için […]

Yazan |Nisan 10th, 2013|Aile ve Şahıs Hukuku|82 Yorumlar

TFF TAHKİM KURULU’NDA YENİ MODA: YAPTIRIMIN ERTELENMESİ

Tahkim Kurulu Türk Futbol Federasyonu Statüsü’nün 61. Maddesi ile kurulan görev ve yetkileri ise yine aynı statünün 62. maddesinde belirlenen TFF’nin hukuk kurullarından biridir. Tahkim Kurulu’nun başlıca  görev ve yetkileri arasında “ Federasyon ile kulüpler, hakemler, futbolcular, teknik direktörler, antrenörler, oyuncu temsilcileri, sağlık personelleri, ve diğer yetkililer hakkında Yönetim Kurulu tarafından verilen kararlar, Amatör ve […]

Yazan |Mart 29th, 2013|Spor Hukuku|Yorum Yok

KADININ BOŞANMA SONRASI BEKLEME SÜRESİ (İDDET)

Türk Hukuku, nesebin karışmaması için evli bir kadının boşandıktan hemen sonra evlenebilmesini belirli şartlara bağlamıştır. Türk Mevzuatında bu husus öncelikle Türk Medeni Kanunu’nun 132. Maddesinde ve Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun 26. maddesinde belirtilmiştir. 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 132. maddesi;

“-Evlilik sona ermişse, kadın, evliliğin sona ermesinden başlayarak üç yüz gün geçmedikçe evlenemez.

-Doğurmakla süre biter.

-Kadının önceki evliliğinden […]

Yazan |Mart 29th, 2013|Aile ve Şahıs Hukuku|31 Yorumlar

DİZİ VE FİLMLERİN HAK SAHİBİNİN İZNİ OLMAKSIZIN İNTERNETTE YAYINLANMASI

Günümüzde internetin yaygın kullanımı ve enformasyona doğrudan ve hızlı erişim sayesinde başkaca bir teknolojik materyale(örneğin televizyon) ihtiyaç duymaksızın erişilmek istenen yazılı ve görsel verilere internet aracılığı ile kolaylıkla erişmek mümkündür. Jenerasyon farkından bahisle internetin sadece gençler tarafından kullanıldığı savı yavaş yavaş geçerliliğini yitirmekte, kamu ve özel sektörde verilerin bilgisayar kayıtlarına taşınıyor ve işleniyor olması internetin […]

Yazan |Mart 27th, 2013|Fikri, Sinai Haklar ve Bilişim Hukuku|1 Yorum

TRAFİK KAZALARINDA MANEVİ TAZMİNAT

Ölümlü veya yaralamalı trafik kazalarında talep edilebilecek zararlar maddi veya manevi tazminat başlığı altında kazaya neden olan kişi veya kurumlardan talep edilebilir. Bu incelemenin başlığını manevi tazminat kavramı oluşturmaktadır. Maddi tazminat ile manevi tazminat arasındaki en büyük fark; maddi tazminatın konusu olan zararların giderilmesi genel olarak mümkünken manevi zararlarda telafi edilemezlik söz konusudur. Zira burada […]

Yazan |Aralık 17th, 2012|Trafik Hukuku|49 Yorumlar

ANLAŞMALI BOŞANMA DAVASINDA ÇEKİŞMELİ HAL

Diğer makalelerimizde de belirttiğimiz gibi Türk Medeni Kanunu’ muz uyarınca boşanma kararı alan çiftlerin en hızlı şekilde evlilik birliğini sona erdirmeleri ancak anlaşmalı boşanma davası ile mümkündür.

Boşanma saiki ile hareket eden taraflar açısından anlaşmalı boşanma davası açılabilmesi için evlenme tarihinden itibaren en az 1 yıl geçmiş olmalı, taraflar duruşma gününde ve saatinde mahkemede hazır bulunmalı […]

Yazan |Aralık 14th, 2012|Aile ve Şahıs Hukuku|Yorum Yok

SOSYAL MEDYADA CEVAP VE DÜZELTME HAKKI (TEKZİP)

Kişilik hakkı şahsın kişiliğine bağlı olan haklardır. Kişilik haklarını biraz daha açarsak kişinin şerefi, onuru, itibarı, özel hayatın gizliliği ve özel hayat ile meslek hayatına ilişkin sırları gibi tüm değerleri bu kapsama girer. Medyanın bu derece geliştiği günümüz koşullarında medya kuruluşları haber yaparken bu tür değerleri sıklıkla gözardı edebilmektedir. Bir olayın haber değeri ile olay […]

Yazan |Aralık 2nd, 2012|Fikri, Sinai Haklar ve Bilişim Hukuku|Yorum Yok